Advert
KARNE HEDiYESi ALMAYIN  2

KARNE HEDiYESi ALMAYIN 2

Bu içerik 6514 kez okundu.
Çocukların bu karne döneminde bunun adına ödül demeyin lütfen. “Aferin oğlum sen karnende hep 5 almışsın, onun için sana şunu aldım” demeyin lütfen. Çünkü bu çocuk eğer yarın 5, 5, 4, 3, 2 alırsa o zaman o çocuğun durumu ne olur?
Önceden karnesi için ödüllendirilen çocuk, notları düştüğünde psikolojik baskı altına girer; özgüveni düşer yada yalancı olmaya başlayabilir. Dersleri kötüye gitmeye başladığında geçen sefer sizden aldığ, şimdi alamadığı ödülün ezikliğini yaşar ...
“Sen benim aslan oğlumsun, sen benim koçumsun, sen karnende zayıf getirsen de sen benim koçumsun, bütün dersleri takdir ile getirsen de benim koçumsun. Sen benim oğlumsun. Derslerinle oğlum değil, oğlum olduğun için oğlumsun. ““Sen kızım olduğun için canım kızımsın benim… derslerinde başarı sağladığın için değil." demeliyi ki ders odaklı değil varlıkları nedeniyle sevildiklerini bilsinler.Onları yemeğe, tatile,geziye götürerek; “Çocuklar isterseniz bu hafta sonu bir tatile gidelim" ,“Ama bunun karşılığı senin karnen için değil, sen benim oğlum-kızım olduğun için. " denilerek onlarla güzel zaman geçirmeye çalışmalıyız esas.
Batıdan aldığımız bu mükâfat ve ceza ile çocuk terbiye etmeyi ve davranış değiştirme usullerini bir tarafa bırakmaya çalışalım. Bizde hediyeleşme vardır ve karşılık vererek hediyeleşme olmaz. Hediye bazen bir çiçektir, bazen küçücük bir anahtarlıktır. Ama o anahtarlığı verirken bile içine duygularınızı yükleyip vermenizdir. Sadece bir taş parçası olarak vermemişsinizdir. Çiçeği bir ot olarak vermiyorsunuz. Ona duygularınızı yükleyerek veriyorsunuz. Hediyede bu vardır. Ödülde ise bir hak ediş vardır.
Ve verilmediğinde değersizlik yetersizlik hissi..Çocuklarınız karnelerini getirdiği sırada, o karnelerin karşılığında bir mükâfat sunma ve bu mükâfat ile çocukları tetikleyerek… (Pozitif tetikleme diyoruz biz buna, ceza ise negatif tetiklemedir.) Pozitif tetiklemeyle birlikte bir tarafa doğru sündürmeye çalışmanız çocuğu sunileştirmektir ve bu yanlıştır.
Çünkü; çocuğu bir beklentinin içerisine sokuyorsunuz eğer çocuğunuza bir mükâfat verirseniz. Özellikle maddi mükâfatlar verilirse. Çocuk kendi başarısının karşısında mutlaka bir şey olması gerektiğini öğreneceği için yarın belki kendisine bir başarı karşısında her hangi bir şekilde mükâfat verilmediğinde çocuğun morali bozulacak, motivasyonunu kaybedecektir.
Hâlbuki çocuk terbiyesinde bizim son hedef noktamız; beklentili değil, beklentisiz çocuk yetiştirmek olmalıdır.
Çocuk, ruhunun dinamikleriyle birlikte incitilmemiş olarak gençliğe doğru adım attığında hiç umurunda bile olmaması lazım kendisine mükâfat veriliyor yahut da verilmiyor. Başarılarıyla kendi içerisinde duyduğu haz ile mutluluk ile yetinmeye çalışan çocuk işte gerçekten yetiştirilmiş çocuktur.
Yoksa gözü birilerinin alkışında, birilerinin ödülünde ,takdirinde olman çocuğun iç dünyası hep başkalarına endeksli olacağı için başkalarının beklentilerine göre kendisini değiştirmeye çalışacağı için mükâfat ile çocuk yetiştirmek doğru bir yöntem değildir. Minimumda tutmak lazım mükâfatı. Mükâfat yerine ise hediye, hediyeleşme alışkanlığını çocuklara alıştırmak lazım. Ödülde bir beklenti içerisine sokuluyor çocuk, hediyeleşmede ise bir beklenti yok. Ödülde bir maddi karşılık var ama hediyeleşmede ise duygu var. Çocuğa verilecek bir oyuncak dahi olmuş olsa o çocuğa duyguyla birlikte verilmelidir.
Ödülde bir zaman vardır ama hediye her an gelebilir ve bir şeyin karşılığı değildir. Örneğin ; bir eş eşine dese ki: “Buyur canım, bu çiçek senin çünkü dün akşam yemeği çok güzel yaptın.”. “Dün akşam yemeği çok güzel yaptığın için seni gezmeye götüreceğim sevgili eşim.” Olur mu böyle bir şey? Eşinize bile olmayan ödüllendirme çocuğa nasıl olsun? Olmamalı..ve DENMELi Ki;
“Hayır, sen başarısız bir karne getirsen de benim oğlumsun. Başarılı bir karne getirsen de kızım, canım kızımsın.” “Gel sizi çok özlemiştim, tatil geldi, şöyle sizlerle beraber vakit geçireceğim. Ama karneden dolayı değil. Sen benim kızım olduğun için, sen sen olduğun için ve seninle vakit geçirmek bana bir baba bir anne keyfini yaşattığı için ondan dolayı senle beraber olmayı düşünüyorum. “
“Babacığım karnemin hepsi 5. " dese de evlatlarımız;
“Boş ver oğlum koy karneni, akşam geldiğimizde karneni tek tek gözden geçiririz. Bakalım hangi derslerinde zayıfın var, hangi derslerinde başarılı olduğunu söylemiş öğretmenin. Ona akşam bakarız. Başarısız olduğun dersleri tek tek bir gözden geçiririz. Acaba neden başarısız olmuşsun, neden 3 almışsın. Bir bakalım, acaba üniteleri mi kaçırdın? Belki o günlerde derse mi gidemedin? Acaba öğretmeninin o günlerde anlattığı şeye mi çok odaklanamadın? Veya başka bir şey mi var? Ama isterseniz şu tatil sırasında bunlarla uğraşmayalım, haydi çıkalım gidelim. Hanım, hadi gel koluma, sokaklarda böylece yürüyelim, birlikte gezelim…” diyebilmeliyiz
Doğru davranış böyle olmalı. Öbür türlü karnenin karşılığında maddi bir şey çocuğun ruhunu incitir, çocuğu beklentinin içerisine sokar ki beklentili çocuk yetiştirmek de olumlu çocuk yetiştirmek değildir. yetiştirmek anlamını taşımıyor.
Lütfen dikkatli olun. Başarıya değil; başkalarının takdirine endeksli ve olumsuzluklarda psikolojik sıkıntı hisseden, beklentili, özgüveni şahıslara bağlı,mutluluğu ödülde arayan çocuklar yetiştirmeyin.. Ödül değil hediye verin ve karne için değil çocuğunuz olduğu için.. Ve karne hediyesi değil anne-babalık hediyesi olarak ; çocuğunuza vereceğiniz en güzel hediyenin onunla  zaman geçirmek ve onu sevmek  olduğunu unutmadan...iyi tatiller...
DİĞER YAZILAR
Sende Yorumla...
Kalan karakter sayısı : 500
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİRX
Madde Bağımlıları Mücadele Derneği’nde silahlı kavga
Madde Bağımlıları Mücadele Derneği’nde silahlı kavga
Bizans ve Romalılara ait tarihi eser yakalandı
Bizans ve Romalılara ait tarihi eser yakalandı