Yönetici olmayı başkalarının üzerinde baskı unsuru olarak değerlendirme düşüncesine sahip, toplumun genel yapısını ve yaklaşım biçimini algılamaktan aciz kişilerin herhangi bir yapı içerisinde yönetici olarak bulunmaları o yapı için tam anlamıyla felakettir. Bu tür yöneticilerin olduğu her tür yapı, hangi düzeyde olursa olsun bir süre sonra yok olmaya mahkumdur
Herhangi bir alanda yönetici olmak genellikle alınmaması gereken bir sorumluluk ve ekstra bir yük olarak algılanır. Aslında herhangi bir alanda kişilerin sorumluluk üstlenmesi aynı zamanda o kişinin yaşamdaki genel duruşunun da bir göstergesidir.
Bilginin ilgiyi uyandırması, ilginin bilgiyi körüklemesi, yaşamda duruşu olan herkesin genel yaklaşım biçimi olmalıdır.
Yöneticilik sanıldığı kadar zor olmayan ama üstlenildiği andan başlayarak özenle yürütülmesi ve mümkün olduğunca objektif bir yaklaşım biçimine sahip olunmasını zorunlu kılan, yaşamda yere sağlam basan kişilerin üstlenmek durumunda herhangi bir çekinceye sahip olmayacakları iki ucu keskin bir kılıçtır.
Kısacası, yönetici olmak bilgi, deneyim, beceri ve mantık gerektirir. Kendisinde bu nitelikleri bulan her insan yönetici olmaya aday olmalıdır. işte tam bu noktada özelikle de siyaset kurumu çok hassas ve adaletli davranmalıdır.
Bir kuruma yönetici ve idareci olmak isteyen kişi, önce deneyimine, becerisine, tecrübesine ve adaletine güvenmelidir. Aslında bir kurumun amirliğine talip olma anlamında yola çıkan kişilerde bu anlayış hakim olmalıdır. Ama maalesef bu anlayışla yola çıkanların sayısı yok denilecek kadar azdır. Daha çok, ‘ Bu siyasetçi, bu Milletvekili, bana referans olursa olurum’ anlayışı vardır. Bu zihniyet toplumsal değil, bireysel çıkarları ön planda tutan bir zihniyettir. Bürokrat yani bir kuruma yönetici atayanlar geçmiş dönemler kadar olmazsa bile, yinede vasıfsız, beceriksiz ve tecrübesiz yönetici atamakta devam ediyorlar.
Bir çok kez yazmama rağmen, tekrar tekrar Milletvekillerine buradan şunu söylemek istiyorum.
Bir kuruma müdür olmak için referansınızı almak üzere size başvuranlara lütfen referans olmayın. Çünkü iyi, adaletli, becerikli ve halka, memleketine hizmet etmek arzusunda olan başarılı kişilerin tümü görev istemez. Onlar ‘ Görev istenmez, görev verilir’ anlayışında olanlardır. O yüzden başarılı olup arka planda olan idareci olmayı hak eden dünya kadar insan var. Sizin göreviniz de o insanları yönetici yapıp, memlekete ve halka adaletli hizmet etmelerini sağlamanızdır. Bugüne kadar siyaset kurumuyla yani Milletvekili referansıyla yönetici olanların büyük bir bölümünün başarısız olduklarını hep birlikte görmüşüzdür.
Başarısız ve beceriksizlikleri yönetici yapmak hem bu topluma hem de bu memlekete ihanettir.