Bunun üzerine Diyarbakır il Başkanlığı için kulis çalışmaları da hız kazanmıştı. Hem iktidar için hem de Türkiye’nin genel konumu için Diyarbakır il Başkanlığının çok büyük bir öneme sahip olduğunu gerek iktidar gerekse de dış çevreler çok iyi biliyor. Bu nedenle Diyarbakır il Başkanlığına atanacak kişi de hem toplum nezdinde hem de AK Parti içinde kabul edilen ve desteklenen bir kişi olması gerekiyor.
Öncelikle AK Parti, kendi içinde bir karara varmalıdır. Diyarbakır için neler feda edilir ya da Diyarbakır geleceği için hangi fedakarlıklarda bulunabilir. Geçmiş ve gelecek arasında köprü kurup bugüne en güzel şekilde nasıl hizmet edilir konusunda çok iyi bir analiz yapılması gerekiyor.
Başbakan, geçen seçimlerde Diyarbakır’ın önemini belirten konuşmalar yapmıştı. Bunun üzerine de AK Partinin Diyarbakır’daki hizmeti artmıştı. Buraya daha önceki hükümetlerce verilmeyen destek verildi ve Diyarbakır’a yapılmayan yatırımlar yapıldı ve yatırımların yapılması için çalışmalara devam ediyor.
Halkla kurulacak ilişki burada kilit rol oynuyor. Çünkü Diyarbakır halkının genetiğine inerek nelerin ne şekilde yapılması gerektiğini iyi analiz eden kişi, Diyarbakır’a büyük katkılarda bulunabilir. Daha önceki başkanlar da kendi başkanlıkları süresince iyi hizmetler yaptılar. Bunu değişik şekillerde gördük ve yapılanları tasdik ettik. Gerekli yerlerde de yapılanlara destek verdik ki çalışmaları devamı gelsin.
Yapılanlar içerinde tatmin olduklarımızın yanında bir de tatmin olmadıklarımız çalışmalar da yer yer gazete sayfalarına yansıdı. Bunların çoğunu da bizden önce iktidar gördü ve ona göre önlem aldı ya da uygun gördüğü şekillerde değişikliğe girdi.
Ancak her şeyden evvel halkın yararına olan çalışmalar yapmak ve bu çalışmalara yenilerini dahil etmek gerekiyor. Ruhuyla, kalbiyle ve düşünceleriyle halkçı olan bir kişi Diyarbakır AK Parti il Başkanlığına atanırsa iktidar kazançlı çıkar hem de tahmin edemeyeceğimiz kadar kazançlı olur.
Kazancı sizler oy olarak yorumlayın. Çünkü siyasi iktidarlar için alınacak her oy altın değerindedir. Bu altın değerinde olan her bir oya, en iyi şekilde sahip çıkılmalı ve başka oylar için de durmadan çalışmak lazım. Çalışmanın çoğu da halk için yapılacak çalışmalardan oluşuyor.
Diyarbakır’ın merkezinde yaşayan vatandaş için neler yapılıyorsa en uç sınırda yaşayan kişiye bile usanmadan ayni hizmet götürülmelidir. Öyle ki ‘iyilik yap denize at, halk bilmezse hak bilir’ perspektifinde karşılıksız her yere hizmet götürülmelidir. Hiçbir şekilde ayrım yapılmadan herkese eşit mesafede duran bir başkanın il Başkanlığına seçilmesi yerinde bir karar olacağını düşünüyorum.
Aldığım bilgilere göre şimdiye kadar Diyarbakır il Başkanlığı için yaklaşık 20 kişi adaylık başvurusunda bulunmuş. Buda işin ciddiyetini ve önemini gözler önüne seriyor. Bu nedenle merkezin çok dikkatli olması gerekir. Dediğim gibi artılar ve eksiler masaya yatırılmalı ve Diyarbakır’ın geleceği için en uygun aday il Başkanlığına atanmalıdır.
Halkçı bir başkan seçilmeye çalışılırken BDP’nin Diyarbakır’da etkisini de dikkate almak lazım. Yani rakipler en iyi şekilde takip edilerek çalışmaların ona göre hassas bir şekilde yapılması gerekiyor. Halkçı bir şekilde eşit oranlarda halka hizmet götürmeye çalışan başkan başta BDP olmak üzere diğer siyasi partilerle çok iyi iletişim halinde olmasını başarabilmelidir.
Malum yaşadığımız çağ artık küresel bir hal almaya başladı. Neredeyse sınırlar kalkmaya başladı gelişen teknolojiyle beraber. Bu nedenle insan ilişkileri de değişiyor her zaman. Siyasi partiler içerisinde ve siyasi partilerin halkla olan ilişkileri de her seferinde değişmeye muktedirdir. Halkçı bir başkanın da bu gelişmeleri en iyi şekilde yaptıklarına ve yapacaklarına uygulama başarısını gösterebilmelidir. Bu zamanda bunu başaranlar, en iyi şekilde de karşılık alacaklarından hiçbir şekilde şüphe duymasın.
