Haber peşinde koşturursunuz en zor işi üstlenmişsiniz. Bazen önemli bir haber peşinde  onu yapabilmek için  bir yıl beklersiniz. Nihayet o gün gelir görüntü alırsın ve haberinizi yazarsınız çok güzel bir haber yayınladım diye bağlı bulunduğunuz yayın kurumuna verirsiniz.  Ve o haberin ses getireceğini biliyorsunuz yayınlanmasını beklerken içinizden sizi kıskanan  gazetede ki bazı görevli  senin haberini ya çarpıtarak yayınlar  ve ya çöpe atar veya haberiniz  birilerinin foyasını ortaya çıkaracağı için  birileri devreye girer  o haber yayınlanmaz. Orta da kaybolur  senin iyi niyetle  bir yıl koşturduğun  yakaladığın haber kıskançlık yüzünden kaybolur gider  ve siz de hayal kırıklığı yaşarsınız. Ama diğer taraftan başımızın ağrıyacağı haber olsa hemen yayınlanır. Ardından da hiç arzu etmediğiniz  tatsız olaylar  baş gösterir. Başınıza dert alırsınız, bu gibi olaylar habercilikle uğraşan  bir çok kişinin başına gelmiştir. Muhabirin kellesi daima koltuğunun altındadır. Muhabir yetkililerin icraatını ülke yararına  görürse destekliyor, görmüyorsa eleştiriyor. Eleştirilmekten kimse hoşlanmaz. Örnekleri çoğaltmak mümkündür. Ben bir çok gazete de muhabirlik yaptım bunları yaşadım ve  bu konu da çpok tecrübem oldu. Gazetecilik bir kamu görevidir.  Ama kısıtlanırsa hiçbir değeri kalmaz. işte muhabirlerin bir çoğu bu şekilde çalışıyor.  Gazeteciler cemiyetinin bildirgesin de  halkın kendi açısından sonuçları  ne olursa olsun  gerçeklere ve doğrulara saygı duymak  ve uymak zorunludur, denilmektedir.  Başka bir madde de şöyle diyor ; gazeteci bilgi alma haber yapma  yorum yapma eleştiri yapma  hakkına sahiptir. Bu da gösteriyor ki  en zor iş muhabirin işidir her kelse bire bir  muhatap olan muhabirlerdir. Bu şartlar  altında muhabirlik yapmak ne derece zordur. Ama bizim mesleğimize olan saygımızdan  dolayı bu işi yapıyoruz. Bu işi yaparken kimseye hakaret etmiyoruz. Hakaret etmek terbiyemize, mesleğimize sığmaz.  Ama bize çamur atanlarda oluyor keşke bize çamur atanların geçmişleri temiz olsaydı. insan üzülmezdi bu da çekememezlik, kıskançlık tan ileri geliyor. Kişinin yakası kir içerisinde dir. Onu görmez arkadaşının üzerindeki küçük bir lekeyi görür. Ama keskin sirke küpüne zarar verir. işte muhabirlik yapmak bu davulun sesi uzaktan hoş gelir. Ama ücretli çalışan  hakkını emeğini  alanlarda çok. Ama bizimki bir nevi merak işi hani bir ata sözü var gülü seven dikenine katlanır bizde dikenine katlanıyoruz. Nice iyi haberlere kalın sağlıcakla.

mustafauzulmez@hotmail.com