Advert

Surç™da yeni göç dalgası

Diyarbakır'ın Sur ilçesinde 6 mahallede uygulanan sokağa çıkma yasağına 5 mahalle ve bir cadde daha dahil edildi. Barikatların kurulduğu mahallelerde yaşayan vatandaşlar ağlayarak evlerini terk etti. Vatandaşların büyük çoğunluğu gidecek yerlerinin olmadı

Surç™da yeni göç dalgası
Bu içerik 3277 kez okundu.
Diyarbakır’ın Sur ilçesinde sokağa çıkma yasağının olmadığı Melek Ahmet Caddesi ve altı mahalle dün akşam YDG-H’liler tarafından hendek kazılması nedeniyle yasak kapsamına alındı. Yasağın hemen ardından ilçeden göç dalgası başladı. Alabildikleri eşyalarla mahallelerden kaçan Melikahmet Muhtarı ve vatandaşlar, konuştu. Muhtar Ali Kızgın, “Polis bir yandan milletli evinden çıkarıyor, diğer taraftan eşyalarını almasını izin vermeyerek gaz atıyor. Allah aşkına biz ne yapalım, nereye gidelim, ‘nedir bu zulüm’ diye tepki gösterdi. Mahallerden çıkan bazı vatandaşlar ise gidecek yerlerinin olmadığını belirterek, “Bizi bu duruma düşürenler mutlu mu?. Allah hakkımızı alsın” tepkisinde bulundular.
Nedir bu zulüm?
Melik Ahmet Muhtarı Ali Kızgın, “Polis bir yandan milletli evinden çıkarıyor, diğer taraftan eşyalarını almasını izin vermeyerek gaz atıyor. Allah aşkına biz ne yapalım, nereye gidelim, nedir bu zulüm. Bizim suçumuz Kürt olmak mı?. Bu kış günü insanlar nereye gidecek. Kendi ülkemizde mülteci olduk. Allah bunların belasını versin, yeter yeter, artık. Biz barış istiyoruz. Kendi memleketimizde huzur içinde yaşamak istiyoruz” dedi.
 ‘Arada kaldık’
Mahallerden çıkan Hasan Uyandı adlı vatandaş ise gidecek yerlerinin olmadığını belirterek, “Bizi bu duruma düşürenler mutlu mu?. Allah hakkımızı bırakmasın. Eşimle birlikte evi terk ettik. PKK ve devletin çekişmesi nedeniyle arada kaldık. Şuan babamın evine gidiyoruz. Ama kaç gün kalabiliriz onu bilmiyorum. Evimiz, Melek Ahmet Caddesi'nde. Gece yarısı sokağın başına perde çekip hendek kazdılar. Bizim bu taraflarda bir şey yoktu, gece gelip kazdılar. Ne yapacağız biz şimdi, evimiz, eşyalarımız kaldı geride. Bir taraf son ‘terörist’ kalıncaya dek operasyonu sürdüreceğini öbür taraf çıkmayacağını söylüyor. Arada biz gidiyoruz.”
Bizim suçumuz ne?
80 yaşındaki ismet Taş, “Bu halimle zor sokaktan çıkıp geldim. Fazla eşya alamadım. Allah inşallah bir hayır kapısı açar. Bizim ne suçumuz günahımız var, hava çok soğuk, dışarıda kimse dayanamaz. Oğlum Aydın işsiz, daha ne kadar sürecek bu, Allah’tan korkmuyorlar mı bunlar? Diğer oğlum kapıcı, yanına gideceğiz ama onların gücü bizi de kaldırmaya yetmez ki. Ne yapacağımızı şaşırdık. Allah’ım bu ateşe su döksün, Allah fakir fukaranın yardımcısı olsun.”
‘Ya Rabbim bizi bunların şerrinden koru’
Hamallık yaparak geçimini sağlayan Sait Temel, “Ya Rabbim bizi bunların şerrinden koru, bizi bu türbenin yüzü suyu hürmetine ver Allah’ım. Bu ateşe su dök Rabbim, dayanacak gücümüz kalmadı.”
‘Yardım değil barış’
Murat Çelik, Melek Ahmet Paşa caddesi üzerinde toptancılık yapıyor. Evi de aynı cadde üzerinde ve ilçeyi terk ederken yardım beklemediklerini söylüyor. Çelik’in tek isteği barış. “Akşam 10:30 gibi eve geldim. Melek Ahmet Paşa’da oturuyorum. Baktım sokağımızın önüne branda çekilmiş. Anladım, hendek kazıyorlardı. Çıktım eve ve sabah her taraf hendek ve barikat dolu. Çıktık semtten akrabalara gideceğiz. Buradan çıktığım için kimselerden yardım istemiyorum. Bize barışı versinler yeter başka bir talebim yok.”
Hendekler nasıl kazıldı?
Sur’dan çıkanlar öfkeli. Eksi beş derecede üşümüş, korkmuş ve kızgınlıkla evlerini terk edenlerin Urfakapı önünde oluşturdukları kalabalık saat ilerledikçe artıyor. ilçeden yükselen silah ve patlama sesleri oldukça yakın noktalardan geliyor. Çoğu basın mensuplarına konuşmak dahi istemiyor. Bunu da ‘ne değişecek ki’ diye gerekçelendiriyorlar. Ancak Urfakapı surlarına yakın bir noktada olan Tarancı Sokak’ta oturan ve adını vermek istemeyen bir kişi kalabalıktan biraz uzaklaştıktan sonra gece boyunca nelerin yaşandığını anlatıyor: “Gece yarısı 15-20 kişi geldi, yüzleri maskeli. Her biri aha bunun kadar (Oradan geçen 14 yaşlarında bir çocuğu işaret ediyor). Mahallenin çocukları değil belli dışarıdan gelmişler. Kazıyorlar karınca gibi çalışıyorlar. Sonra bir kamyon geldi, kum torbaları indirdi. Alıp yerleştirdiler. Evden izledim bunları. Ne polis var ne soran. Sabah kalktık ki mahalle çukur dolu.”
Bir gazetecinin ‘niye polise haber vermediniz’ sorusu üzerine yeniden anlatmaya başlıyor.
“Diyelim ki polise haber verdik. Geldiler ve çatışma çıktı, polis şehit oldu. O zaman hesabını sormayacaklar mı? Bize ‘pusuya düşürdünüz’ demeyecekler mi? Ya arkadaş, kamyonla kum, torba getiriyorlar sen nasıl görmezsin? Burada aylardır operasyonlar var, gece yarısı takır tukur kazıyorlar niye müdahale etmezsin.? Birkaç parça öteberi alıp hanımımla çıktık. Kapıya kilit vurduk. Şimdi nereye gideceğiz bilmiyorum. Evim kira, 300 lira veriyorum. Elektriğim kaçak, suyum kaçak, ev sahibi 'Evime sahip çık, kira verme' diyor, şeker gibi adam. Şimdi çıkıp başka bir yerde ev kiralamamın maliyeti bana aylık bin lira; peki gücüm var mı? Yok.”
Üçüncü göç
Ahmet Demir adlı vatandaş ise, “1990 yıllarda köyümüz yakıldığı için göç edip Sur ilçesi’ne göç ettik. iki ay önce oturduğumuz Saraykapı semtinde yasak kararı çıkınca oradan göç edip, Sur’un diğer tarafı olan Melikahmet semtine yerleştik. Şimdi de buradan göç ediyoruz. Ben çoluk çocuğumla şimdi nereye gideyim. Nedir bize çektirilen bu eziyet. Daha yetmedi mi?. Biz kendi topraklarımızda huzur içinde yaşamak istiyoruz”
Yasak kapsamına alındı
Melek Ahmet Paşa Caddesi üzerindeki mahallelerde kazılan hendekler nedeniyle Sur ilçe kaymakamlığı tarafından altı mahallede daha sokağa çıkma yasağı ilan edildi. Abdaldede, Alipaşa, Lalebey, Süleyman Nazif ve Ziya Gökalp mahalleleri ile Melek Ahmet Paşa Caddesi ikinci bir emre kadar sokağa çıkma yasağı kapsamına alındı. Sur’da yasak kapsamına giren mahalle sayısı 11’e yükseldi.
Haber: ilyas AKENGiN
 
Sende Yorumla...
Kalan karakter sayısı : 500
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİRX
Aziz Yıldırım Amedspor’a destek verecek mi?
Aziz Yıldırım Amedspor’a destek verecek mi?
 Kaybolan genç çobanın cenazesine ulaşıldı
Kaybolan genç çobanın cenazesine ulaşıldı