Advert

Eğitim-Sen: Eğitimde eşitlik sağlansın

Eğitim-Sen: Eğitimde eşitlik sağlansın
Bu içerik 9026 kez okundu.

Ergani'de yeni eğitim-öğretim yılı dolayısıyla Eğitim Sen şubeleri açıklama yaptı. Çok sayıda öğretmenin katıldığı açıklamada, eğitim-öğretimdeki sorunlar ve talepler dile getirildi.

Ergani'de yeni eğitim-öğretim yılının başlaması nedeniyle Eğitim Sen şubeleri basın açıklaması yaptı. Yenişehir Kürşat Yılmaz İlkokulu önünde yapılan açıklamayı  Eğitim Sen AMED Şubesi adına Abdulcebbar Tekin Okudu.

Tekin, 2022/2023 eğitim öğretim yılı maalesef birçok eksiklik ve aksaklıkla başladı. Bir bütün olarak sınav sistemine göre düzenlenmiş ve oluşturulmuş eğitim sistemimiz günümüz koşullarında artık toplumun birçok sorununa cevap vermemektedir. Bununla birlikte anadilinde eğitim,  sınıf mevcutlarının kalabalık olması, okul onarım ve inşasındaki planlamalar, imam hatip okulları ve diğer okulların mevcutlarının arasındaki makas, İmam Hatip ortaokullarının kapanmaması için zorla öğrencilerin yönlendirilmesi, eğitim emekçilerinin aldıkları ücret ile sefalete mahkûm edilmesi gibi konularda da maalesef gerekli adımlar atılmamıştır.

     Ülkemizde Türkçe dışında başka bir dilde eğitimin olmaması eğitimdeki en büyük sorun olarak durmaktadır. Bilindiği gibi ülkemizde çok farklı etnik yapıda halk topluluğu yaşamaktadır. Ayrıca her halkın bir anadili bulunmaktadır ve bu realite bizim zenginliğimizdir. Öznel olarak ilimizde yaşayan çocukların % 90’ ından fazlası Kürt çocukları olmasına rağmen bu çocuklar Qurmancî ya da Dimilî lehçelerinin hiçbirinden eğitim alamamaktalar. Bütün sosyal ve bilimsel araştırmalar net olarak ortaya çıkarmaktadır ki kendi anadilinde eğitim alamayan çocuklar ruhsal, duygusal, sosyal sorunları had safhada yaşadığı gibi akademik olarak da her zaman bir adım geride durmaktalar. Yine insan hakları açısından da değerlendirildiğinde net olarak bir insan hakkı ihlalidir. Eğitimsen olarak biz tüzüğümüzün gereği olarak da bu topraklarda yaşayan tüm çocukların kendi anadillerinde eğitim alması gerektiğini savunuyoruz ve bunu sağlayıncaya kadar da mücadelemizi sürdüreceğimizi bildiriyoruz.

         Okullarımızda normal eğitime geçiş koşullarının sağlanmasını bir kenara bırakalım, mevcut hali ile bile birçok okulumuzda sınıf mevcutları 45-50 kişiyi geçmekte ve hatta birçok ortaokulda sınıf mevcutları 50-60 kişiyi bulmaktadır.  Bu da eğitim adına büyük bir ayıp ve handikaptır. Bir şirketin bile konut yapımında bu kadar ilerlediği şartlarda, kamu adına okul binalarının yapılmaması; koşulların olmamasından değil bilinçli bir kayıtsızlık, bilinçli bir duyarsızlık olarak görülmektedir.  Yine normal ortaokul ve liselerde mevcut durum bu iken İmam Hatip okullarında mevcutların bu sayının üçte birine bile denk gelmemesi hatta bazı İmam Hatip okullarında birçok dersliğin kapalı durması eğitimde eşitsizliği ve çifte standardı beraberinde getirmektedir.  Bu konular ile ilgili derhal düzenlemeler yapılmalıdır.

    Yine bazı köylerde tek ortaokul olmasına rağmen bu ortaokulun da imam hatibe dönüştürülmesi oradaki tüm çocukların tercih hakkının elinden alınması demektir. Ve maalesef bu durum birçok köyümüzde görülmektedir. Bu düzenlemeleri yapanlar suç işlediklerini bilmelidir.

   Yine okul onarımları ve yapım çalışmaları için yaz döneminin değerlendirilmemesi, planlamanın buna göre yapılmaması sonucunda birçok okulumuz eğitim öğretimin başlamasıyla beraber başka okul binalarına taşınmak zorunda bırakılmakta ve hem misafir hem de ev sahibi konumundaki bu okullarda koca bir yıl heba edilmektedir. Oysa haziran ayı ile beraber bu çalışmalar planlansa eğitim öğretimi negatif etkilemeden süreç rahat bir şekilde yürütülebilirdi. 

           Ayrıca bir rant alanı haline gelen okul kantinleri öğrencilerimizin düzenli beslenmesi önünde büyük bir engel teşkil etmektedirler. Zaten pahalılık başını alıp gitmişken okul kantinlerinde fiyatların daha da arttırılması kabul edilemez. Bunun için market fiyatları ve kantin fiyatları eşitlenmelidir. Temizlik, hijyen ve kalite konusunda da mutlaka gerekli denetimler yapılmalı ve tavizsiz uygulamalar getirilmelidir.

           Kantinler bu şekilde düzenlenirken okullarda öğrencilerin temel besinlere parasız olarak ulaşabilmeleri için bakanlıkta bir an önce buna yönelik çalışma başlatılmalıdır.

          Eğitim emekçilerinin gerek ekonomik gerek sosyal gerekse özlük haklarının gitgide kötüleştirilmesiyle beraber itibarının yükseltilmesi konularında da maalesef çok sıkıntılı süreçler işletilmektedir. Açlık sınırının 12 bini, yoksulluk sınırının 21 bini geçtiği bir ülkede eğitim emekçilerinin açlık sınırının altında bir maaş almaları asla kabul edilemez. Tüm bunlar yetmiyormuş gibi çıkarılan Öğretmenlik Meslek Kanunu ile de öğretmenin huzuru daha öğretmenler odasında iken kaçırtılmak istenmektedir. Şunu unutmayalım ki eğitim emekçileri toplumumun yegâne aynasıdır. Eğitim emekçilerinin itibarsızlaştırılması toplumun itibarsızlaştırılması demektir.  Tam tersi de eğitim emekçilerine katacağımız değerin toplumun huzur ve değer kazanması olarak bize geri döneceğini herkes bilmelidir.

      Tüm itirazlarımıza rağmen çıkarılan ÖMK hiçbir yönüyle eğitimcilerin ihtiyaçlarını karşılamadığı gibi mevcut sorunları da kangrenleştirmektedir.  Bir yandan öğretmenler ücretli, sözleşmeli, kadrolu, uzman, başöğretmen şeklinde kategorize edilirken diğer yandan da stajyerliğin kaldırılması bile belli komisyonlara havale edilmektedir. Yine güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması gibi maddelerle de ta üniversite döneminden başlayarak özgür bir eğitimcinin yetiştirilmesine engel konulmuş olmaktadır.  Sadece ekonomik olarak küçük artılar kanuna yerleştirilerek diğer tüm olumsuzlukların üstü kapatılmak isteniyor. Biz bunu asla kabul etmeyeceğiz. Öğretmenlik zaten bir uzmanlık alanıdır bunun için hiçbir sınava da gerek yoktur.      

        Biz Eğitim Sen olarak anadilinde eğitim,  sınıf mevcutlarının düzenlenmesi,  okul yapım ve onarım planlamalarının düzenlenmesi, eğitim emekçilerinin ekonomik sosyal ve özlük haklarını tam olarak alması,  servislerin düzenlenmesi ve ulaşım ücretlerinin bakanlık tarafından karşılanması, tüm köy okullarına kadrolu öğretmenlerin atanması, ücretli öğretmenliğin ve sözleşmeli öğretmenliğin artık son bulması, her okula gerektiği kadar yardımcı hizmet elemanlarının kadrolu olarak atanması, yani bir bütün olarak eğitimdeki tüm eksiklik ve aksaklıkların sonuna kadar takipçisi olacağımızı bildiriyor ve bunun mücadelesini de gün be gün vereceğimizi kamuoyu ile paylaşıyoruz.

YAŞASIN EĞİTİM SEN

YAŞASIN KESK

EĞİTİM SEN AMED ŞUBELERİ 

Sende Yorumla...
Kalan karakter sayısı : 500
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİRX
Ehliyette yeni dönem: Testi geçemeyen trafiğe çıkamayacak
Ehliyette yeni dönem: Testi geçemeyen trafiğe çıkamayacak
Seçim bitti kavgası bitmedi: Diyarbakır’daki kavgada 4 kişi yaralandı
Seçim bitti kavgası bitmedi: Diyarbakır’daki kavgada 4 kişi yaralandı