Advert
SICAK GAœNDEM-DERSHANELER

SICAK GAœNDEM-DERSHANELER

Seçim yaklaşınca yıllardır çalar kapıları oy isteyen adaylar. Kapıları çalmakla fethedilmez ki seçmenler.

Bu içerik 5916 kez okundu.
Seçim yaklaşınca yıllardır çalar kapıları oy isteyen adaylar. Kapıları çalmakla fethedilmez ki  seçmenler. Çalınacaksa bir kapı gönüllerin kapısı tıklatılmalı. Konuşulan ve yapılanlar zil sesi olup gönül  duvarını aşmalı…
 
Son günlerde dershanelerin kapatılması gündemde. Herkes bireysel ya da ailesel çıkarları için uygun olanı istemekte. içinde sevdiğim arkadaşlarım bulunan, dershanede toplumsal ve ferdi  maneviyat dersi vermek gibi bir görev üstlenip, anlatılan kıssalardan yapılanlardan değer dersi çıkarılmasını arzulayan samimi bir kesim de  sosyal ve manevi amaçlara,kazançlara giden yolun zarar görmesinden endişelenmekte.
 
Herkes endişesinde haklı belki ama daha büyük bir pencereden seyretmeli alemi. Toplumu yönetenler gibi, her kesimin derdiyle sancı duyabilmeli. Ailesine rızık temin etmek endişesi taşıyan, bireyi dolayısıyla toplumu inşa eden, her zaman saygı duyduğum Öğretmenler  umarım mağdur edilmez bu dönüşüm sürecinde. KPSS denilen ve (branş olsa da) eğitimini aldığı alandaki uzmanlığından çok her konuda tam değil ama bir miktar bilgiye sahip olmayı gerektiren bir sınavla yeterliliği test edilip helal rızık teminine izin verilen öğretmenler zaten yıllardır mağdur. “PEK ÇOK iŞTE ÇIRAK OLACAĞINA, BiR iŞTE USTA OL” hikmetini unutulan eğitim sistemimiz yıllardır çıraklar üretmekte. Naçizane fikrim;
 
Kendini alanında geliştirmiş, deneyimi belgelenmiş, usta olacağı konuda ehliyet sahibi Öğretmenler   başka eğitim kurumlarına kanalize edilmeli. Çırak olanlara da usta olmayı gerektirecek , ustalığa hazırlanmaya teşvik edecek ortamlar hazırlanmalı.
 
Yıllarca eğitim alan bir çocuğa, gence dokuz ayda başarı aşılamak dershane zaferi değil elbette. Temeli sağlam olmayan bina zaten sınav sallantılarında titremekte. Dershanelere gidemeyenler, ücretini karşılayabilmek için didinenlerin, haftanın her gününü yetenek ve ilgileri ile değil, test mantığı ve sınavdan sonra işe yaramayacak bilgilerle dolduran, yarış atı haline gelen gençlerin olduğu bir ülkede eğitimde fırsat eşitliğinden söz edilemez zaten. Arkadaşlarını rakip gibi gören ve her saatini bir yarış için kaygılanmakla geçiren gençler , eğitimimizin bireyi eğitmediğine örnek teşkil etmekte.
 
Dershaneler hiç olmamalı bir ülkede ama talep varsa bir eksiklik olduğu ortada. Okuldaki eğitimin bu yarışa hazırlamadığı da. Üniversite sayısını artırdıkça eğitimin kalitesi de… Öncelikle okullar  denetlenmeli; eğitim kalitesi yükseltilip sınav sistemi bireysel yetenekleri ölçer ve okul ile hazırlanabilecek, yarış atı haline getirmeyen, kaygı ve depresyona yol açmayan bir dönüşüme girmeli . Keşke sınavlar olmasa da yorumlayabilen, sınava acele hazırlanmanın stresinden rahat okuduğunu anlayabilen, zamanı yarış gibi görmediği için düşünebilen, sorgulayan, sorumluluk sahibi,üreten  gençler yetiştirebilsek. iş imkanlarını artırsak da sürekli elemelere tabi tuttuğumuz insanımıza, pirinç içindeki taş muamelesi yapmasak. Sınavı  kazanamamayı gençlerin başarısızlığı kendine mal etmesini önleyebilsek ve değer kaybının önüne geçebilsek.  Kitap yüklü merkep olmaktan  kurtulup zihnimizi doldurabilsek.
Farkındalığı ve duyarlılığı, eğitimde eşitlik için attığı adımlardan dolayı, dini hassasiyetlerimize gösterdiği önem ve kaldırdığı adaletsizlikler için Sayın Başbakanımıza teşekkür etmek istiyorum. Yapılan icraatlar, maddi yatırımlar, kazançlardan çok toplumun manevi yönü beni ilgilendirmekte. Toplumun manevi hassasiyetlerine değer verip her kesimi kucaklayan bir hükümet gerek zaten bu ülkeye.Barış sürecine direnlerin, kayıp verenlerin acısı hep taze ama bunun çözümü intikam değil aynı acıları yaşamanın önüne geçmekte. Umuyorum ki Sayın Selahattin Demirtaş’ın da söylediği gibi paralı eğitimin de eşitsizlik yaratacağını farkındalığıyla özel okullar ve eğitimin kalitesi konusunda da hassasiyetle durulur. Ve yine umuyorum ki ne öğrenen ne öğreten mağdur olur.Manevi değerlerimizi yaşayamadığımız günler mazi, gelecek geçmişten ders almış üreten emekli olur…
Duam o ki; dini hassasiyetler topluma zorla değil seçenek olarak verilir ve  herkes bu ülkede farklı kültür, dil, düşünce,yaşayışla rahat edebilir; sol-sağ, Kürt-Türk, iktidar-muhalefet, alevi-sünni , cemaat vb. çatışmaların koyu kara günlerinin izi silinir; eğitim artık yap-bozluktan çıkıp bozulamayacak bir yapı haline gelir ve eğitimin bir ülkenin en önemli temeli olduğu bilinir…
Mağduriyetsiz, özgürlük ,adalet , barış ve eğitim bilinci ile dolu günler ve ülke duası ile…
DİĞER YAZILAR
Sende Yorumla...
Kalan karakter sayısı : 500
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİRX
Sigara içmek için çıktığı pencereden düşüp öldü
Sigara içmek için çıktığı pencereden düşüp öldü
Turistik Diyarbakır Ekspresi Ankara'ya uğurlandı
Turistik Diyarbakır Ekspresi Ankara'ya uğurlandı